Sigorta akdinin kurulması aşamasında karşılaşılan en temel yapı taşlarından biri “beyan”dır. Sigorta ettirenin, riskin doğru analiz edilebilmesi adına sigorta şirketine sunduğu bilgilerin bütününü ifade eden beyan, poliçenin hukuki ve teknik çerçevesini çizer. Teminat kapsamının belirlenmesinden prim hesaplamalarına kadar tüm süreç, sigortalının verdiği bu bilgilerin doğruluğuna endekslidir. Dolayısıyla sigorta ilişkisinin sağlıklı bir zeminde başlaması ve hasar anında mağduriyet yaşanmaması, beyanın şeffaflığına ve gerçeğe uygunluğuna bağlıdır.
Beyan Nedir?
Kelime anlamı olarak “bildirmek, açıklamak” olan beyan; sigortacılık terminolojisinde, sigorta talebinde bulunan kişinin (sigorta ettirenin), riskin konusu ve nitelikleri hakkında sigortacıya aktardığı verilerin tamamıdır. Sigorta sözleşmesi, tarafların birbirine güvenmesi esasına (azami iyi niyet) dayandığı için, sigortacı risk kabul şartlarını ve fiyatlandırmayı tamamen bu beyanlara güvenerek oluşturur. Sigorta şirketi için beyan, riskin fotoğrafını çekmek gibidir. Eğer beyan yoksa veya eksikse, riskin boyutunu ölçmek ve buna uygun bir poliçe üretmek imkânsızdır. Bu nedenle beyan, sigorta mekanizmasını harekete geçiren ilk ve en önemli adımdır.
Beyan Türleri
Sigortacılık süreçlerinde beyan yükümlülüğü tek bir anla sınırlı değildir; sürecin farklı evrelerinde üç temel aşamada karşımıza çıkar:
1. Sigorta Öncesi Beyan
Poliçe henüz düzenlenmeden, teklif aşamasında sigortalının verdiği bilgilerdir. Örneğin, kasko yapılırken aracın hasar geçmişi veya hayat sigortası yapılırken kişinin kronik rahatsızlıkları bu aşamada bildirilir. Sigortacı, bu verilere bakarak “Bu riski üstlenmeli miyim?” sorusuna yanıt verir.
2. Poliçe Düzenlenirken Yapılan Beyan
Sözleşmenin nihai halini aldığı sırada sunulan ek bilgiler veya güncellemelerdir. Başvuru ile poliçe kesimi arasında geçen sürede bir değişiklik olduysa, bu aşamada bildirilmesi gerekir. Yanlış bilgiyle düzenlenen poliçe, hukuken sakat doğmuş sayılabilir.
3. Hasar Anındaki Beyan
Risk gerçekleşip bir hasar oluştuğunda, olayın oluş şekli, zamanı ve nedenleri hakkında sigorta şirketine yapılan bildirimdir. Tazminat dosyasının açılması ve ödemenin yapılabilmesi için olayın şeffaf bir şekilde ve olduğu gibi aktarılması şarttır.
Beyanın Doğru Olmasının Önemi
Sigorta sözleşmeleri karşılıklı güven üzerine inşa edilir. Sigortalının verdiği bilgilerin gerçeği yansıtmaması, bu güveni yıkar ve ciddi yaptırımları beraberinde getirir. Kasıtlı veya sehven yapılan yanlış beyanlar şu sonuçları doğurabilir:
- Poliçenin iptal edilmesi (fesih),
- Hasar tazminatının reddedilmesi veya eksik ödenmesi,
- Sigorta şirketinin cayma hakkını kullanması. Örneğin, konut sigortasında evin boş olduğunu gizlemek veya sağlık sigortasında geçmiş ameliyatları bildirmemek, hasar anında sigortalının tüm haklarını kaybetmesine neden olabilir. Ayrıca poliçe süresi içinde risk durumunda bir değişiklik olursa (örn. hususi aracın ticariye dönmesi), bu durumun da derhal şirkete bildirilmesi (beyan edilmesi) yasal bir zorunluluktur.
Poliçede Beyanın Rolü
Beyan, poliçenin kullanım kılavuzu niteliğindedir. Tazminatın hangi şartlarda ödeneceği ve riskin sınırları tamamen bu beyanlara göre çizilir. Sektördeki hukuki anlaşmazlıkların büyük bir kısmı, beyan edilen durum ile gerçekleşen durum arasındaki uyumsuzluktan kaynaklanır. Bu sebeple;
- Beyanlar yoruma yer bırakmayacak kadar net olmalı,
- Sigortalanan kıymet eksiksiz tanımlanmalı,
- Değişen koşullar zaman kaybetmeden güncellenmelidir. Doğru beyan, sigorta sisteminin sürdürülebilirliğini sağlayan en önemli faktördür.
Beyan Kavramının Önemi
Beyan, sigorta hukukunun en temel ilkesi olan azami iyi niyet prensibinin somutlaşmış halidir. Sigorta şirketinin riski doğru fiyatlandırabilmesi ve poliçenin geçerliliğini koruyabilmesi, tamamen sigortalının sunduğu bilgilerin doğruluğuna ve şeffaflığına bağlıdır. Yanlış veya eksik beyan, sadece tazminat hakkının kaybına yol açmakla kalmaz, sözleşmeyi temelden sarsarak geçersiz kılar. Bu nedenle beyan; sigortalının haklarını güvence altına alan, hasar süreçlerinde mağduriyeti önleyen ve sigorta sisteminin adil işlemesini sağlayan en hayati yasal yükümlülüktür.